Romanya’dan İstanbul’a tam dönüş yapacağımız 2015 yaz sonunu güzel bir tatil ile taçlandırmaya karar verdik. Şimdiye kadar İtalya’da bir çok farklı destinasyona gittik; ama daha önce deniz tatili amacıyla hiç gelmemiştik. Gezimize Napoli ile başlayıp, burayı 3 gün gezdikten sonra güneye inerek Vezüv ve Pompei’yi de görüp Amalfi sahiline doğru devam ediyoruz. Napoli yazımızı bu linkten; Vezüv ve Pompei’yi de buradan okuyabilirsiniz. Gelelim sahil tatilinin ayıntılarına. İlk destinasyon Sorrento; ardından Positano, Capri ve Amalfi sahili.
Bu tatili Eylül ortası gibi planladık ve çok da iyi yaptık. Çünkü Haziran , Temmuz gibi dönemler tam sezon olduğu için çok kalabalık oluyor ve buranın daracık sokaklarında bir yerden diğerine ulaşmak çok yoğun trafikten dolayı işkence oluyor. Yaz döneminde de trafik çekmek istemiyorum artık diyenler için emekli dönemi Eylül ortası en güzel sezonJ Bizim şansımıza hava da çok güzeldi; sadece 1-2 günde hafifi yağmura yakalandık.
Napoli ardindan Vezuv ve simdi Amalfi oncesi ilk sahil rotamiz Sorrento; burası yarımadanın kuzeyinde şirin bir sahil kasabası. Burada 3 gece; sonra 1 gece Capri’de ve geri kalan 5 gece Amalfi’de kalmak üzere plan yaptık. Çok da iyi yaptık.
Sorrento’da ( aslında Sorrento’ya çok yakın Sant Agnello’da) Domus San Vincenzo isimli, bir manastır tarafından işletilen, manzarası harika bir otelde kalıyoruz. Odalarda kocaman haçlar ile uyuyup, sabahları 8 gibi ayinlerle uyanmak ne kadar ilginç olsa da; odamızın manzarası herşeye değiyor. Akşam otele döndüğümüzde tontiş bir rahibe kapıyı açıyor ve bizi içeri alıyordu. Tek sıkıntı gece 23:00’den sonra otele girmek yasakmış. Bir gece geç gelmek için rahibe abladan özel izin almak; dönerken de cebinden aramak zorunda kaldık. Tontiş tontiş uyanıp, gecenin bir saati bize kapıyı açtı pijamaları ileJ Balkonumuz ve manzaramız çok keyifli olduğu için de yemekhaneden kahvaltıyı odaya kaçırıp odamızda Napoli körfezine ve ismini bilmedigim o şemsiye gibi masalsı ağaca bakıp kahvaltı ediyorduk. Bir sabah balkondan aşagıya metal bıçağı düşürmem ile tüm foyamız ortaya çıktı. Odalar, konum, manzara tek kelime ile harika; oteli kesinlikle tavsiye ederiz.
Sorrento’da geçirdiğimiz iki günün birinde gündeydeki Marina del Cantone’den denize girdik. Burası yanyana ufak beachlerin ve arkalarında leziz deniz ürünleri yapan ufak restoranlarının olduğu, taşlık ve tertemiz suyu olan bir sahil. Burada denizin ve güneşin keyfini çıkarıp arkadaki minik restoranlarda yemek yiyouruz . Sahilin sol tarafında minik bir patika yol gözümüze çarpıyor ve buradan yürüyüp doğusundaki Spaggia di Recommone isimli minik bir koy keşfediyoruz. Artık akşam olduğu için buraya yerleşmiyoruz ama bu iki sahil de keyifli bir gün geçirmek için çok ideal.
İkinci gün Positano’yu gezmeye ve deniz keyfini orada yapmaya karar veriyoruz. Positano gerçekten yazmakla tarif edilemez; çok şirin, çok romantik, butik bir sahil kasabası. Neden bu kadar çok evlenme teklifine ev sahipliği yaptığını şimdi daha iyi anlıyorum. Taraçalar şeklinde, kayaların üzerine kurulmuş pastel renkli evleri, begonvilleri ve limon ağaçlarıyla müthiş bir görsel zenginliğe sahip. Buraya sezon dışı bir dönemde gelirseniz Positano’nun dar sokaklarında keyifle gezebilir, sahilinde uzun saatler oturarak ruhunuzu dinlendirebilirsiniz. Çarşının içinde, kilisenin yanında Vini e Panini isimli bir şarküteri var; bizim ilk gün en çok keyif aldığımız an burada süper lezzetli sandviçler yaptırıp, mini procsecco’larımızı da alıp sahile kurulmak oldu. Beachlere oturmaktansa, halk plajını tercih ettik; boylece leziz sandviçlerin keyfini çıkardık.Positano’nun denizi; kasabanın kendisi kadar harika. Koyu yeşil, berrak bir su ile saatlerce yüzebilirsiniz. Biz tabii ki yine durmadık ve sahilin sağ tarafındaki Via Positanesi D’America’dan yürüyerek yandaki Fornillo Beach’e geçtik. Burası Positano merkezine göre daha sakin bir kumsal ama ikisini de denemeyi öneririz. Sahil keyfi dışında Positano’da yapılacak şeyler; daracık tatlı sokakları gezmek, mağazaları dolaşmak, ufak art gaerileri dolaşmak ve güzel bir akşam yemeği yemek olur.
Buraya tekrar gelmek ve karış karış tekrar gezmek çok isteriz. Bir sonraki hedef, Capri adasi ve Amalfi sahili. Capri adasi yazımızı burdan okuyabilirsiniz.
İspanyol defteri 